[vc_row][vc_column][vc_column_text]Kıbrıs, pek çok farklı medeniyete ev sahipliği yapması sebebi ile gelişmiş ve her daim göz bebeği olmuştur. Akdeniz’de en büyük üçüncü ada olması ve buna ek olarak inanılmaz bir tarihi ve doğal güzellik içermesi, Kıbrıs’ı tüm dünyada dikkat çeken en büyük destinasyonlar arasına sokmuştur. Ancak Kıbrıs’ın bu denli ziyaret çekmesine öncü olan pek çok tarihi yapı bulunmasına karşın, bu yapılar arasında en önemlisi de kuşkusuz ki Lala Mustafa Paşa Camisi’dir. Caminin bir katedralden çevrilmesi, onu ilgi çekici kılmıştır. Peki, Osmanlı Devleti döneminde camiye çevrilen bu önemli mabedin önemi nedir? Nasıl inşa edilmiş ve nasıl bu güne kadar gelmiştir?
Lala Mustafa Paşa Camii (Aziz Nikolas Katedrali) Ne Zaman ve Nasıl İnşa Edildi?
Bildiğiniz üzere Kıbrıs, gerek coğrafi konumu, gerekse de bünyesinde barındırdıkları sebebi ile pek çok medeniyetin ilgi odağı olmuştur. Bu çerçevede de Asurlulardan Romalılara kadar pek çok medeniyetin Kıbrıs’a gelmesini sağlamıştır. Bahsedilen süreçte ilgi odağı olan ve şuan camii olarak kullanılan Aziz Nikolas Katedrali, inanılmaz ihtişamı ile her yıl binlerce turisti çekmektedir. Osmanlı Devleti döneminde Lala Mustafa Paşa Camii olan katedral, yapılışı ve gösterişi ile dikkatleri üzerine topluyor. Peki, bu güzel mabet ne zaman ve nasıl yapıldı?
- 1298 ve 1312 yılları arasında inşa edilen, Kıbrıs’ın en büyük yapılarından bir tanesidir. Yapılışının uzun sürmesi ve ihtişamı, Akdeniz’in en önemli gotik yapıları arasına girmesine sebep olmuştur.
- 1328’de katedral olarak faaliyete geçen bu yapı, Osmanlı Devleti’nin Kıbrıs’ı fethine kadar katedral olarak hizmet vermiştir.
- 1571 yılında, Osmanlı Devleti tarafından, bölgenin camii ihtiyacının karşılanması maksadı ile camiye çevrilmiştir. Kıbrıs’ın fatihi olarak bilinen Lala Mustafa Paşa’nın da ismi konulmuştur.
- İhtişamlı bu mabedin tasarımından sorumlu olan kişinin, Piskopos Baldwin Lambert olduğu öne sürülmektedir.
- 01.09.1311 tarihinde yapımının büyük ölçüde tamamlandığı bilinen yapı için bu tarih, mabedin güney duvarında kazılı bir şekilde bulunmaktadır.
- Osmanlı Devleti’nin Kıbrıs’ı fethinde top atışları neticesinde belirli bir zarara uğrayan mabet, daha sonra çeşitli restorasyon ve ekleme çalışmaları ile sağlam hale getirilmiştir.
- Katedrale ek olarak minber ve mihrap da eklenerek, şuan ki görünümünü kazanmıştır. 1571 yılında da ibadete açılarak, Lala Mustafa Paşa’nın ismi verilmiştir.
- 1930 yılına kadar belirli doğal afetler ve yıldırım düşmeleri ile çan kulesi zarar gördüğü ve tehlike oluşturduğu için yıkılmış, daha sonra 110 ila 115 ayak uzunluğunda bir minare oluşturulmuştur.
Yukarıda bir katedralin camiye dönüşümünün hikâyesi mevcut aslında. Ancak bu denli büyük ihtişamlı bir mabedin, hali hazırda sapasağlam ayakta kalması, Kıbrıs’ın turizmi açısından çok önemli. Genel perspektifte bakacak olursak, bu mabedin ihtişamının yanında pek çok olaya da şahit olması, insanlık adına çok değerli bir miras olmasına yol açmıştır.
Aziz Nikolas Katedrali (Lala Mustafa Paşa Camisi)’nin Tarzı
Lüzinyan krallarının, St. Nikolas Katedrali olarak bilinen Aziz Nikolas Katedrali’nde Kudüs Kralı olarak taç giymeleri, bu mabedin değerini de oldukça yükseğe çıkarmıştır. Akabinde şuan Lala Mustafa Paşa Camisi olarak bilinen mabedin, o dönemdeki yapılış ve esinlenme tarzları, oldukça önemli bir yere sahiptir. Şimdi bu değerli mabedin ilham kaynağı ve tarzından sizlere bahsetmeye çalışalım.
- Katedralin en iyi korunmuş olan bölümlerinden biri, batı bölümüdür. Bu bölümün esinlenildiği mimari ise Fransız mimarisidir. Yani Fransa’da yer alan Reims Katedrali, Aziz Nikolas Katedrali’nin batı bölümünün ilk örneğidir.
- Pencerelerinin gotik tarzı olarak adlandırılabilecek bir işlemeli şekilde tasarlanması ve avlusunun Venedik galerisinden esinlenilerek yapılması, önemli bir değer oluşturuyor. Şuan aynı alan, şadırvan olarak kullanılıyor.
- Katedralin girişinde yer alan yuvarlak şeklindeki pencerelerin üzerlerinde bir Venedik arması bulunur. Çeşitli hayvanların figürleri ile oluşturulan bu değerli kabartmanın ana kaynağı da Salamis’teki bir tapınaktan ortaya çıktığı düşünülmektedir.
- Katedralde bulunan aspitin üç bölmeli olduğunu görebiliyoruz. Aslında bu durum Kıbrıs’ın pek çok kilisesinde mevcut.
- Katedrale geldiğinizde, giriş kısmında yaşlı ve ihtişamlı bir ağaç ile karşılaşırsınız. Bir incir ağacı. Namı değer Cümbez Ağacı. 700 yıllık geçmişi ile dikkat çeken bu ağaç, Kıbrıs’ın yaşayan değerleri arasında yer alır.
- Kalın bir gövdeye sahip olan ağaç, 2 metre 70 cm’den sonra tam olarak 7 kola ayrılır ve şaşırtıcı olacaktır ancak yılda 7 defa meyve verir.
- Köklerinin Doğu Afrika’ya kadar ulaştığı düşünülen ağacın türevlerinin kereste değeri sebebi ile Mısırlılar döneminde de aktif olarak tercih edilen bir ağaç türü olmuştur. Ağacın meyvelerine de Firavun Meyvesi de denilmektedir.
Yukarıda yer alan tüm bilgiler, katedralin tarihi dokusunu ve mimarisini bize net bir şekilde gösteriyor. Aynı zamanda da içerisinde yer alan tüm değerler ve yapılar, katedralin bugünkü değerini de ortaya çıkarmıştır. Yani Kıbrıs’ın tarihi dokusunu oluşturan önemli bir mabet olmanın yanında Kıbrıs’ın, Başkent Lefkoşa’daki Selimiye Cami’sinden sonra, en büyük camisi konumundadır. Peki, Gazimağusa’yı gezmek istersek, şehirde yer alan diğer eserler ve güzellikler hangileridir?
Gazimağusa’daki Diğer Tarihi ve Doğal Güzellikler Nelerdir?
Tarihi ve doğal güzellikler açısından düşünüldüğünce Gazimağusa’nın pek çok değeri bulunur. Bu nedenledir ki Kıbrıs’ın nadidesi olarak da bilinir. Türkülere de konu olan bu şehir, Kıbrıs’a gelen turistlerin de en önemli uğrak noktaları arasında yer almaktadır. Peki, Gazimağusa’ya gelip, Aziz Nikolas Katedrali, yani Lala Mustafa Paşa Camisi’ni ziyaret eden bir kişi, Gazimağusa’da hangi farklı yerleri daha ziyaret etmelidir? Sizlere bu çerçevede bazı önerilerde bulunacağız.
- Salamis Harabeleri: Gazimağusa’nın 6 kilometre kuzeyinde yer alan yüzlerce yıllık bu harabeler, pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Tarihi dokusu ve mimarisi ile sizi tatilinizde mest edecek Gazimağusa’daki bazı eserler arasında yer almaktadır.
- Namık Kemal Zindanı: Vatan şairi olarak bilinen ve önemli eserlere imza atan Namık Kemal’in sürgün edildiği yerdir. Namık Kemal’in onlarca yıl kaldığı bu yeri ziyaret ederek, onun düşüncelerini hissedebilirsiniz.
- Glapsides Plajı: Doğal güzelliği ve müthiş plajı ile insanları kendine hayran bırakan bu yer, kamp yapmak için de size uygundur. Dinginlik ve rahatlık isterseniz, bu sizin için en iyi tercih olacaktır.
Yukarıda yer alan önemli eserleri ve doğal güzellikleri de Kıbrıs’a gelerek ziyaret edebilirsiniz. Kıbrıs dünyanın en önemli turizm merkezleri arasında yer aldığı için, bu güzel destinasyonu gezmek size farklı bir hava katacaktır. Çünkü Kıbrıs’ın en değerli parçalarından ve ziyaret merkezlerinden biri, Gazimağusa’dır. [/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]